Öncelikle Chaos Head visual novel'in özelliklerini açıklayalım. Yapılan her konuşma seslendirilmiş. Bu da epey bir ses dosyası anlamına geliyor. Üstelik istenilen her cümleyi istediğiniz kadar tekrar edebiliyoruz. Bu da japonca kulağını geliştirmek isteyenler için büyük bir fırsat. Animeyi seslendirenler aynen VN da da var. Daha doğrusunu söylemek gerekirse VN ekibini aynen animeye almışlar.
Chaos Head bir hentai oyunu değil. Herhangi bir seks sahnesi içermiyor (bunu yazınca okuyucuların yarısı okumayı kesiyormuş).
Oyunda tek bir yer hariç "seçim" yapma diye bir olay yok. Novel gibi okuyoruz. Peki bizim hiç mi etkimiz yok. Şöyleki oyunda delusion point denilen yerler var. Bu ne oluyor derseniz mesela bir alışveriş yerine gidiyoruz bu etrafta kimse yok. İçimize bir korku giriyor. İşte burada "cıyuuvvv cıyuvvvv" diye (ehe) bir uyarı geliyor. Ekranın üstünde bir kırmızı birde yeşil bir çizgi görüyoruz nabız gibi. Yeşili geçtiğimiz zaman karakterimiz güzel bir hayal görüyor (birisi içeri giriyor karakterimize kafa tutuyor onu yerle bir ediyoruz özür dileyerek adam gibiyor). Kırmızıyı seçersek ise kötü bir hayal görüyoruz (polisler birden içeri gidiyor ve soyguncu sanarak bizi tarıyor). İstenirse bu kısımlarda ikisine de seçmeyerek aynen devam edebiliyoruz.
Güncelleme: Evet 1 yıl sonra farkettim böyle birşey olduğunu ikisini de seçmeyince gerçekte olanları görüyoruz. Yani diğer ikisini seçince her türlü bir uyku durumu gibi birşeye geçiyoruz ancak seçmeyince gayet uyanık bir şekilde olanları görmüş oluyoruz.
Peki bunun nasıl bir etkisi var derseniz. Senaryoya benim bildiğim bir etkisi yok. Ama çok daha güzel bir şey düşünmüşler. Mesela bir karakter can sıkıcı bir şeyler konuşuyor, veya hiç ummadığımız bir olay oldu. Hemen orada hayal kurabiliyoruz. Bu bizim için "bir anlık" bir kurtuluş oluyor. Aslında olaylar gelişmeye devam ediyor ama biz farklı bir dünyada oluyoruz bir süre için. Bazen de bir kızla konuşurken aniden delusion point beliriyor ve yeşili seçince oldukça "şehvetli (tabi abartılmamış)" şeyler görüyoruz. Ancak karakterimiz kendine geldiği zaman hayal ettiği şeylerden utandığını kendini aşağılık gördüğünü söylüyor. Ancak olaylar geliştiği zaman artık bir güzel bir şeyler görsem veya artık hayal görmek istemiyorum diye kendiniz karar veriyoruz ve karakterle beraber bunun etkisini görüyoruz. Bu da karakterle bütünleşmeye müthiş bir katkı sağlamış.
Chaos Head in hikayesini anlatmayacağım zaten ilk chapter in yarısını yazmıştım. Bana göre bazı serilerin hikayesi çok önemlidir. Mesela ben Death Note veya Code Geass'ın hikayesinde herhangi bir açık olmasını istemem. Ama bazı seriler içinde hikaye yan unsurdur. Karakterin davranışları, konuşmaları, değişimleri çok daha önemlidir. Bana göre Chaos Head ciddi anlamda karakterlerinin üzerine temellenmiş bir seri. Hikayenin bazı kısımları baya karışık gelebilir hatta anlaşılmayan kısımları bile olabilir. Ama genel olarak bu seri üzerinde çokta önemli olmuyor çünkü biz tek bir kişinin gözünden görüyoruz ve bu kişi de herşeyi çözmek zorunda hissetmiyor kendini (normali de böyle olsa gerek) ( senaryonu mantıksız veya çok karışık gibi gelmesin oldukça sağlam ). Hikayeyi karakterin iç dünyası, yaşadığı ikilemler, etraftaki insanlar güzelleştiriyor.
***
Güncelleme: Biraz eklemeler yapayım dedim. Yazdıklarımı genel olarak bir başlık altına almaya çalıştım keyfe göre okumayın diye.
Karakter profilleri:
- Ana karakter: İlk olarak karakterimiz karizmatik, çok zayıf görünüyorum ama aslında yenerim şeklinde bir adam değil. Aslında kendisi çok zayıf görünüyorum ama gerçekten de öyleyim şeklinde birisi. Otaku kendisi okuldan arta kalan vakitlerde anime manga ile geçiriyor zamanlarını. Öyle dominant bir karakter değil, olayların akışında kalmış bir insan olarak düşünebiliriz.
- Yan karakterler: Ne yapsakta ana karaktere aşık olsak şeklinde davranmıyorlar. Hepsinin kendine göre planları veya amaçları var.
Ana karakter ile yan karakter ilişkileri : Yan karakterlerin ilki 6 tane kız (ne biçim bir cümle kurduysam). Bu karakter ana karaktere aşık olup dolaşmıyorlar. Ana karakterimiz de çogundan kaçıyor zaten. Aşk mesk durumları yalan yani (tam öyle değilde spoillemeyeyim). Ondan başka 2 tane dedektif bir tane de bilim adamı tipinde biri var. Onlar da olayda farklı bir koldan ilerliyorlar. Ondan başka ana karakterin arkadaşı bir erkek var ne işe yarıyor halen anladım.
Hikayenin genel akışı:
Burası oldukça önemli işte. Hikaye genel olarak gerçekleşmekte olan olayların nedenleri anlamak üzerine yazsaydım gayet normal olurdu ama değil. Gerçekleşmekte olan olaylardan uzak kalma şeklinde genelde ilerliyor ilk kısım. Ana karakterimiz bir cinayetle ilgili bilgilere ulaşıyor bu yüzden hayatından endişe duyuyor. Normal bir insan olarakta kendini kuramaya çalışıyor bu yüzden önlemler almaya çalışyor ancak bir yandan da paranoyaya da girmiş oluyor. Yani bütün olayları çözeceğim şeklinde davranmıyor ana karakter ancak diğer karakterden ögrendiğimiz bilgilerle hikayenin hemen hemen tamamını ögrenmiş oluyoruz. Oldukça karamsar bir hava var hikayenin genelinde ancak drama dönüştürülmüş sahneler yok.
Endingler:
Her türlü tek bir ending e ulaşılıyor o da good ending. İkinci seferde true ending açılıyor. True ending denilen kısmı ben açamadım çünkü o kısmı çeviren yamasını bulamamıştım ancak youtube dan izlenilebiliyor.
Hikaye ne tam olarak:
Tamam anlatıyorum artık. Ana karakterimiz bilgisayarın tanımadığı birisiyle konuşurken o kişi ona bir cinayetin bir karesi olarak tasvir edeceğim bir fotograf yolluyor. Ana karakterimiz de o resmi hemen kapatıyor ve o kişiyle konuşmayı kesiyor. Ancak ertesi gün okuldan evine dönerken nedense hiç gitmediği bir yoldan gitmeye karar veriyor. Ancak bir cinayete tanık oluyor. İşin kötü tarafı ise bu cinayet aynen önceki gün ona yollanan fotograf gibi işlenmesi. Ne yapacağını bilemez şekilde evine dönüyor ana karakterimiz. Bu sırada bu cinayetin aslında bir dizi olayın bir halkası olduğunu ögreniyor : New Gen. Bu şekilde şehirde toplam 3 tane vaka olduğunu ögreniyor ve bunların hepsi de çok kanlı olaylar. Ana karakter iyice kafayı sıyırıyor ve ölüm korkusu hakim oluyor bedeninde. Eğer evimden çıkmazdan kimse beni bulamaz diye düşünüyor ancak olaylar geliştikle öyle olmadığını da öğreniyor.
***
Kullanılan müzikler ilk başta pek hoşa gitmiyor ancak ortam iyice gerilmeye başlayınca çok etkili olduğunu anlıyoruz. Seslendirmenin de mükemmel olduğunu ekleyelim.
Devamı »
Chaos Head bir hentai oyunu değil. Herhangi bir seks sahnesi içermiyor (bunu yazınca okuyucuların yarısı okumayı kesiyormuş).
Oyunda tek bir yer hariç "seçim" yapma diye bir olay yok. Novel gibi okuyoruz. Peki bizim hiç mi etkimiz yok. Şöyleki oyunda delusion point denilen yerler var. Bu ne oluyor derseniz mesela bir alışveriş yerine gidiyoruz bu etrafta kimse yok. İçimize bir korku giriyor. İşte burada "cıyuuvvv cıyuvvvv" diye (ehe) bir uyarı geliyor. Ekranın üstünde bir kırmızı birde yeşil bir çizgi görüyoruz nabız gibi. Yeşili geçtiğimiz zaman karakterimiz güzel bir hayal görüyor (birisi içeri giriyor karakterimize kafa tutuyor onu yerle bir ediyoruz özür dileyerek adam gibiyor). Kırmızıyı seçersek ise kötü bir hayal görüyoruz (polisler birden içeri gidiyor ve soyguncu sanarak bizi tarıyor). İstenirse bu kısımlarda ikisine de seçmeyerek aynen devam edebiliyoruz.
Güncelleme: Evet 1 yıl sonra farkettim böyle birşey olduğunu ikisini de seçmeyince gerçekte olanları görüyoruz. Yani diğer ikisini seçince her türlü bir uyku durumu gibi birşeye geçiyoruz ancak seçmeyince gayet uyanık bir şekilde olanları görmüş oluyoruz.
Peki bunun nasıl bir etkisi var derseniz. Senaryoya benim bildiğim bir etkisi yok. Ama çok daha güzel bir şey düşünmüşler. Mesela bir karakter can sıkıcı bir şeyler konuşuyor, veya hiç ummadığımız bir olay oldu. Hemen orada hayal kurabiliyoruz. Bu bizim için "bir anlık" bir kurtuluş oluyor. Aslında olaylar gelişmeye devam ediyor ama biz farklı bir dünyada oluyoruz bir süre için. Bazen de bir kızla konuşurken aniden delusion point beliriyor ve yeşili seçince oldukça "şehvetli (tabi abartılmamış)" şeyler görüyoruz. Ancak karakterimiz kendine geldiği zaman hayal ettiği şeylerden utandığını kendini aşağılık gördüğünü söylüyor. Ancak olaylar geliştiği zaman artık bir güzel bir şeyler görsem veya artık hayal görmek istemiyorum diye kendiniz karar veriyoruz ve karakterle beraber bunun etkisini görüyoruz. Bu da karakterle bütünleşmeye müthiş bir katkı sağlamış.
Chaos Head in hikayesini anlatmayacağım zaten ilk chapter in yarısını yazmıştım. Bana göre bazı serilerin hikayesi çok önemlidir. Mesela ben Death Note veya Code Geass'ın hikayesinde herhangi bir açık olmasını istemem. Ama bazı seriler içinde hikaye yan unsurdur. Karakterin davranışları, konuşmaları, değişimleri çok daha önemlidir. Bana göre Chaos Head ciddi anlamda karakterlerinin üzerine temellenmiş bir seri. Hikayenin bazı kısımları baya karışık gelebilir hatta anlaşılmayan kısımları bile olabilir. Ama genel olarak bu seri üzerinde çokta önemli olmuyor çünkü biz tek bir kişinin gözünden görüyoruz ve bu kişi de herşeyi çözmek zorunda hissetmiyor kendini (normali de böyle olsa gerek) ( senaryonu mantıksız veya çok karışık gibi gelmesin oldukça sağlam ). Hikayeyi karakterin iç dünyası, yaşadığı ikilemler, etraftaki insanlar güzelleştiriyor.
***
Güncelleme: Biraz eklemeler yapayım dedim. Yazdıklarımı genel olarak bir başlık altına almaya çalıştım keyfe göre okumayın diye.
Karakter profilleri:
- Ana karakter: İlk olarak karakterimiz karizmatik, çok zayıf görünüyorum ama aslında yenerim şeklinde bir adam değil. Aslında kendisi çok zayıf görünüyorum ama gerçekten de öyleyim şeklinde birisi. Otaku kendisi okuldan arta kalan vakitlerde anime manga ile geçiriyor zamanlarını. Öyle dominant bir karakter değil, olayların akışında kalmış bir insan olarak düşünebiliriz.
- Yan karakterler: Ne yapsakta ana karaktere aşık olsak şeklinde davranmıyorlar. Hepsinin kendine göre planları veya amaçları var.
Ana karakter ile yan karakter ilişkileri : Yan karakterlerin ilki 6 tane kız (ne biçim bir cümle kurduysam). Bu karakter ana karaktere aşık olup dolaşmıyorlar. Ana karakterimiz de çogundan kaçıyor zaten. Aşk mesk durumları yalan yani (tam öyle değilde spoillemeyeyim). Ondan başka 2 tane dedektif bir tane de bilim adamı tipinde biri var. Onlar da olayda farklı bir koldan ilerliyorlar. Ondan başka ana karakterin arkadaşı bir erkek var ne işe yarıyor halen anladım.
Hikayenin genel akışı:
Burası oldukça önemli işte. Hikaye genel olarak gerçekleşmekte olan olayların nedenleri anlamak üzerine yazsaydım gayet normal olurdu ama değil. Gerçekleşmekte olan olaylardan uzak kalma şeklinde genelde ilerliyor ilk kısım. Ana karakterimiz bir cinayetle ilgili bilgilere ulaşıyor bu yüzden hayatından endişe duyuyor. Normal bir insan olarakta kendini kuramaya çalışıyor bu yüzden önlemler almaya çalışyor ancak bir yandan da paranoyaya da girmiş oluyor. Yani bütün olayları çözeceğim şeklinde davranmıyor ana karakter ancak diğer karakterden ögrendiğimiz bilgilerle hikayenin hemen hemen tamamını ögrenmiş oluyoruz. Oldukça karamsar bir hava var hikayenin genelinde ancak drama dönüştürülmüş sahneler yok.
Endingler:
Her türlü tek bir ending e ulaşılıyor o da good ending. İkinci seferde true ending açılıyor. True ending denilen kısmı ben açamadım çünkü o kısmı çeviren yamasını bulamamıştım ancak youtube dan izlenilebiliyor.
Hikaye ne tam olarak:
Tamam anlatıyorum artık. Ana karakterimiz bilgisayarın tanımadığı birisiyle konuşurken o kişi ona bir cinayetin bir karesi olarak tasvir edeceğim bir fotograf yolluyor. Ana karakterimiz de o resmi hemen kapatıyor ve o kişiyle konuşmayı kesiyor. Ancak ertesi gün okuldan evine dönerken nedense hiç gitmediği bir yoldan gitmeye karar veriyor. Ancak bir cinayete tanık oluyor. İşin kötü tarafı ise bu cinayet aynen önceki gün ona yollanan fotograf gibi işlenmesi. Ne yapacağını bilemez şekilde evine dönüyor ana karakterimiz. Bu sırada bu cinayetin aslında bir dizi olayın bir halkası olduğunu ögreniyor : New Gen. Bu şekilde şehirde toplam 3 tane vaka olduğunu ögreniyor ve bunların hepsi de çok kanlı olaylar. Ana karakter iyice kafayı sıyırıyor ve ölüm korkusu hakim oluyor bedeninde. Eğer evimden çıkmazdan kimse beni bulamaz diye düşünüyor ancak olaylar geliştikle öyle olmadığını da öğreniyor.
***
Kullanılan müzikler ilk başta pek hoşa gitmiyor ancak ortam iyice gerilmeye başlayınca çok etkili olduğunu anlıyoruz. Seslendirmenin de mükemmel olduğunu ekleyelim.